TİCARETTE NELER OLUYOR

Ekonominin genel gidişatında, ticarette, siyasette, dış ve iç politikada, sektörlerin iş hacimlerinde v.s. nereye bakarsak bir sürü iniş ve çıkışlarla 2015 yılını devirdik. Mevcut konjonktür, TUİK raporları ve yapılan diğer araştırmalar sonucunda; Ülkemizin ekonomisine genel olarak baktığımızda;


Bundan da iş dünyasının bir ferdi olarak son derece memnun olmaktayız.

Son 10 yılda Türkiye ekonomisi, Avrupa Birliğine üyelik sürecinin de etkisiyle büyük bir dönüşüm gerçekleştirmiş ve pek çok alanda yapısal reformlar hayata geçirilmiştir. Reformlar sayesinde ekonomik kurumların altyapısı güçlendirilmiş, özerk kurumlar oluşturulması suretiyle uluslararası piyasalarda meydana gelebilecek dalgalanmalara karşı ekonomi daha dayanıklı hale getirilmiştir. Sermaye piyasaları modern çağın anlayışına uygun şekilde yeniden düzenlenmiş, çoğu bürokratik engel ya kaldırılmış, ya da asgarî ölçülere getirilmiştir.

Türkiye, dinamik ekonomisi, geniş iç pazarı, güçlü sanayisi ve yetişmiş iş gücüyle yabancı yatırımcılara önemli fırsatlar sunmaktadır.
TÜİK. Kaynaklarına göre Türkiye’nin dış ticaret hacmi 2015 kayıtlarına göre 400 Milyar dolara yaklaşmış olup 200 den fazla ülkeye ihracat gerçekleştirmiştir. Sonuçta 2023 Yılı için ana hedef olarak, toplam ticaret hacminin 1 trilyon dolara çıkarmayı hedeflemektedir.

Ayrıca Türkiye, son on yılda hayata geçirilen köklü ekonomik reformlar sayesinde avantajlı bir konuma gelmiştir. Yabancı yatırımcıların tereddüt etmeksizin Türkiye’de yatırım yapması için uygun yasal altyapı tesis edilmiştir.
Ticaret ve doğrudan yabancı yatırımlar bakımından Türkiye’yi benzersiz kılan özellik, Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Orta Asya’ya açılan bir kapı özelliği taşımasıdır. Nitekim İstanbul’dan 4 saatlik uçuşla 50’den fazla ülkeye ve dünya ekonomisinin dörtte birini oluşturan geniş bir pazara erişim sağlanabilmektedir.

Dünyanın lider firmalarından Euler Hermes 13 kasım 2015 dün düzenlediği Uluslararası Ticarete Global Bakış Konferansında; Yöneticileri ve baş ekonomisti, en güncel ekonomik verilerle ilgili analizlerini paylaşarak, Türkiye ekonomisinin 2016’da iyileşmesini sağlayabilecek temel unsurlara temas etti.
Konferansın bir bölümünde Euler Hermes Türkiye CEO’su Özlem Özüner, 2016 yılının Türkiye’deki şirketler için çeşitli fırsatlar sunacağını dile getirdi. 2016 yılında ihracatın ılımlı bir başlangıç yapacağı öngörüsünde bulunan Özüner şunları söyledi: "Potansiyel ihracat gelirlerinin çoğunluğu Avrupa, Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgelerinden gelmektedir. Tekstil ve otomotiv sektörleri AB’deki iyileşmeden faydalanacak. Kimya, makine ve tarımsal gıda sektörleri ise Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki fırsatları yakalayabilir. Türkiye, otomotiv, kimya; plastik ve kauçuk sektörlerinin yanı sıra makine ve ekipman sektörlerinin de ihracatta pazar paylarını genişletmeye devam etmesiyle katma değer zincirinde yükselmeye devam edecek." diyerek devam etti.

Bütün bu bilgiler, konferanslar, ekonomik zirveler, ekonomik kaynaklar, raporlarla ilan edilmiş veya yayınlanmıştır. Takip edenler için bilinen bilgilerdir. Bu özet bilgileri neden yazdım? Çünkü, 2016 yılına girerken mevcudu bilip üzerine ne koyabiliriz. Şirketlerimizde büyüme ve gelişme stratejilerini ve planlarımızı neye göre düzenlemeliyiz. Faydası olacağını değerlendirdiğim için bu tablodan sonra konuya girmeyi uygun buldum.
Ekonomideki tahmini % 4 büyüme ile yeni yıla girmek iş dünyası için önemli bir rakam. Her firma kendi sektörünü bu rakam ile mukayese ve analiz yaparsa sektöründe büyüme ve gelişmede iyi bir yer tutması, dış ticarete yönelmesi önem arz etmektedir. Pazar paylarını genişletme hesaplarını hemen yapmalıdırlar.

Türkiye'nin istikrarlı bir şekilde gelişen Asya ekonomilerinden sonra G20'de en hızlı büyüyen ekonomi olma özelliğini sürdürdüğü ekonomistler tarafından vurgulanmaya başlanmıştır.

Türkiye hem iç talebiyle hem de ihracatıyla birlikte büyüyen bir ekonomi haline geldi. Başta Rusya gerginliği olmak üzere süregelen global ve jeopolitik risklere rağmen, gelecek dönemde ihracatın büyümeye katkısı artacaktır. Ticaretin yapısal reformlarını, gelişmelerini hayata geçirmesiyle potansiyel büyümenin daha üst seviyelere tırmanacağını tahmin etmek zor değil.

İnsanlar her yeni yıla ümitlerle başlar, sürprizler, başarılar, bazen yenilgiler, iyi günler, kötü günler, sıradan günler ama mutlaka değişim farkındalık ve gelişme ile biter. Hiç bir yıl diğerine benzemez.
2016 ticarette nasıl bir yıl olacak. Firma sahiplerinin bir yol haritası çizmesi gerekir. Ekonomide raporlar, konferanslar ve Bakanlıkların önümüzdeki yıla ait iyimser programlarına göre şirketler şimdiden planlamalarını yapmalıdırlar.
2016 yılı fuar organizasyonları, zirve toplantıları, uluslar arası ticaretteki iyileştirmeler, teşvik ve devlet destekleri v.s birer fırsattır.

Ticarette hizmet kalitesi için sürekli iyileştirme esastır.Ticaret giderek şekil ve anlayış değiştirmeye başladığını iyi anlamak ve görmek lazımdır.Son yıllarda dünyanın yakasını bir türlü bırakmayan ekonomik kriz Ticarettin kurallarını da değiştirdi.Başta Avrupa olmak üzere ortaya çıkan bu ateş kolay kolay söneceğine benzemiyor.Çok şükür ki Türkiye bu ateş çemberinin belli ölçülerde dışında kaldıysa da buna güvenmeyip firmaların ticarette dikkatli adımlar atmaları gerekiyor.Öncelikle pazarlama planlarını ve stratejik planlamalarını yeniden ele almaları ve yeni gelişme yöntemleriyle güncellemeleri zorunluluk halini almıştır.
Her zaman söylemişiz ve yazmışızdır. Bu işleri sakın ola ki AR-GE siz, projesiz ve nitelikli bir insan kaynağı olmadan başlamayasınız. Sonuç hüsran olur. Başarının temel taşlarındandır. Yatırım öncelikle iyi bir insan kaynağından geçer. Hatırla, tavsiye ile İnsan kaynağı istihdam dönemleri çoktan geçti.
Her ürünün veya her hizmetin mutlaka alıcısı vardır. Tıkanan pazarları açmak sizin elinizde. Bunu başarabilirsiniz. Dünyadaki her ülke sizin için yeni bir ticari fırsat demektir.
Haydi bakalım.


İlhan TANRIYAR / Proje ve Yönetim Danışmanı
www.ilhantanriyar.com